- Vizyon Tarihi: 28 Kasım 2025
- Film Kategorisi: Komedi, Romantik, Fantastik, Yüksek Konsept
- Yönetmen: David Freyne
- Senarist: Patrick Cunnane, David Freyne
- Yapımcı: A24 (Star Thrower Entertainment ile)
- Oyuncular: Elizabeth Olsen (Joan), Miles Teller (Larry), Callum Turner (Luke), Da’Vine Joy Randolph (Anna), John Early (Ryan)
- Ülkesi: ABD
- Platformlar: Sinemalarda
Öbür Dünyanın Bürokratik Romantizmi: Eternity’nin Çarpıcı Konsepti
Eternity, modern sinemanın en yenilikçi stüdyolarından A24‘ün imzasını taşıyan, yüksek konseptli bir romantik komedi-fantazi filmi. Yönetmenliğini David Freyne‘in üstlendiği bu yapım, aşk üçgeni temasını alıp, onu bürokratik ve absürt bir araf dünyasına taşıyarak izleyiciye taze ve düşündürücü bir deneyim sunuyor.
Filmin hikayesi, adeta bir bekleme salonu, tren istasyonu veya bir kongre merkezi gibi tasarlanmış olan öbür dünyada geçiyor. Buraya gelen her ruhun, ebedi varoluşunu (sonsuzluk) nerede ve kiminle geçireceğine karar vermek için yedi günü vardır. Ölenler, öldüklerinde değil, hayatta en mutlu oldukları yaşlarında görünürler; bu da filmde genç ve dinamik oyuncu kadrosunun, aslında yaşlı ruhları canlandırması anlamına gelir.
Merkezde, ölümünden kısa bir süre sonra bu araf dünyasına ayak basan Joan (Elizabeth Olsen) yer alıyor. Joan, imkansız bir kararla karşı karşıyadır: Larry (Miles Teller), hayatının büyük bir bölümünü geçirdiği, çocuklarının babası ve uzun süreli, güvenilir partneridir. Luke (Callum Turner) ise, onlarca yıl önce Kore Savaşı’nda genç yaşta ölen ilk aşkı, ve Joan’un gelmesini 67 yıl boyunca bu bekleme istasyonunda barmenlik yaparak beklemiştir.
Larry, Joan’un kendisiyle birlikte ebediyetini seçmesini beklerken, Luke ise aniden yarıda kesilen aşklarına devam etme şansı için sabırla beklemiştir. Joan, bu iki farklı aşk arasında, yaşadığı ve sevdiği hayatın anıları ile yaşayamadığı ve idealize ettiği ilk aşkının fantezisi arasında kalır. Film, bu zorlu iç çatışmayı hem dokunaklı bir dram hem de incelikli bir komedi tonuyla işlerken, bir yandan da izleyicilere aşkın zaman ve ölüm karşısındaki anlamını sorgulatıyor.
Yaşanamayan Aşk ve Yaşanmış Hayatın Karşılaştırması
Eternity‘nin başarısı, sadece alışılmışın dışındaki mekanında değil, aynı zamanda Joan’ın ikilemini ne kadar incelikle ele aldığında gizlidir. Film, iki farklı aşk türünü karşı karşıya getiriyor:
- Larry (Miles Teller): Larry, gerçekliğin ve alışkanlığın temsilcisidir. Belki biraz daha nevrotik ve gündelik sıkıntılarla doludur, ancak Joan ile birlikte koca bir hayat, çocuklar ve torunlar inşa etmiştir. Onunla geçirilen zaman, dayanıklı ve derin bir sevginin kanıtıdır. Larry, Joan’un kendisini seçmesini, birlikte yarattıkları ortak geçmişin ağırlığına ve güvenilirliğine dayanarak bekler.
- Luke (Callum Turner): Luke, romantik idealin ve “olabilirdi” fantezisinin vücut bulmuş halidir. Genç yaşta ölümü, Joan’ın zihninde hatasız ve lekesiz bir anı olarak kalmıştır. 67 yıl süren bekleme süresi, onun aşkının zamana meydan okuyan, destansı yönünü vurgular. Luke, Joan’a, hayatta tatmadığı o genç, tutkulu ve yarım kalmış aşkın sonsuzluğunu vaat eder.
Film, Joan’ın bu iki adamla yaşadığı duygusal gerilimleri ve gülünç kavgaları bir denge içinde sunar. Elizabeth Olsen, bu imkansız kararın getirdiği yorgunluk, kafa karışıklığı ve çaresizliği başarıyla aktararak, hikayenin duygusal ağırlığını omuzluyor. Eternity, bir yandan bu romantik çekişmeyi ele alırken, bir yandan da “Sonsuz pişmanlıklar olmadan nasıl sevebiliriz?” gibi derin sorular soruyor.
Yıldızlar Geçidi: Oyuncu Kadrosunun Büyüsü
Eternity, türünün ötesine geçmesini sağlayan parlak ve yetenekli bir oyuncu kadrosuna sahiptir. Başroldeki üçlü arasındaki kimya, filmin izleyicileri hikayeye dahil etmesinde kritik rol oynar.
- Elizabeth Olsen (Joan): Marvel Evreni’ndeki Wanda Maximoff/Scarlet Witch rolüyle dünya çapında tanınan Elizabeth Olsen, bu filmde bir kez daha karmaşık ve duygusal ağırlığı olan bir karaktere hayat veriyor. Joan olarak, iç savaşın ortasında kalmış, hem komik hem de kederli bir kadını canlandırıyor. Onun performansı, filmin yüksek konseptini alıp, onu gerçek ve içten bir aşk hikayesine dönüştüren temel unsurdur.
- Miles Teller (Larry): Whiplash ve Top Gun: Maverick gibi filmlerle tanınan Miles Teller, Larry rolüyle kendini adamış, biraz telaşlı ama samimi bir kocanın ruhunu yakalıyor. Teller, Larry’nin sıradanlığın ve uzun süreli bağlılığın temsilcisi olarak, Luke’un romantik idealine karşı güçlü bir denge oluşturuyor. Da’Vine Joy Randolph ile olan komedi yüklü sahneleri, filmin komedi yönünü parlatıyor.
- Callum Turner (Luke): Fantastik Canavarlar serisinden ve The Boys in the Boat filminden tanıdığımız Callum Turner, Luke’a çekici, idealize edilmiş ilk aşk cazibesini katıyor. Turner, karakterinin 67 yıllık bekleyişin getirdiği kırılganlığı ve romantizmi başarıyla harmanlayarak, Joan’un kararını zorlaştıran karşı konulmaz bir figür yaratıyor.
- Yardımcı Oyuncular ve Komedi: Film, Da’vine Joy Randolph (Oscar ödüllü) ve komedyen John Early‘nin hayat verdiği Afterlife Coordinator (AC) (Öbür Dünya Koordinatörü) karakterleriyle zenginleşiyor. Bu koordinatörler, satış görevlisi edasıyla sonsuzluk seçeneklerini pazarlayan, absürt bir bürokrasiyi temsil ediyorlar. Randolph ve Early, sahne çalan komik performanslarıyla filmin tuhaflık ve neşe dozunu artırarak, ana dramatik gerilimi hafifletiyorlar.
A24 Estetiği ve David Freyne’in “Sonsuzluk” Vizyonu
Eternity, görsel açıdan da A24 stüdyosunun kendine has estetiğini yansıtıyor. David Freyne‘in yönetmenliğinde yaratılan öbür dünya, retro-fütüristik bir tasarıma sahip. Mekan, 1960’ların mimarisini andıran, dev bir tren istasyonu ve kongre merkezi karışımı bir yapı olarak sunuluyor. Sonsuzluk seçenekleri, tıpkı bir fuar alanındaki stantlar gibi sergileniyor: “Plaj Dünyası,” “Kapitalist Dünya” veya ironik bir şekilde “Erkeksiz Dünya” gibi komik başlıklar, filmin sosyal hiciv yönünü ortaya çıkarıyor.
Freyne, filmin tonunu ustaca ayarlayarak, romantik komedinin sıcaklığını ve metafizik bir dramanın ağırlığını dengeliyor. Film, Christopher Nolan filmlerini anımsatan yıkılan dünyalar gibi görsel motiflere de sahip olsa da, temelde bir Nora Ephron filminin duygusal samimiyetine daha yakındır. Bu stilize edilmiş, fakat içten dünya, izleyicinin Joan’ın zorlu kararını daha iyi anlamasını sağlıyor.
Eternity, sadece bir aşk üçgeni hikayesi değil; aynı zamanda yaşam, ölüm, hatıra ve sevginin kalıcı gücü üzerine tuhaf, komik ve derinden duygusal bir meditasyondur. 28 Kasım 2025‘te vizyona girecek olan bu yapım, yılın en çok konuşulan romantik filmlerinden biri olmaya adaydır.
