O Da Bir Şey Mi

Farklı Hayatların Kesişimi: Levent ve Aliye’nin Çetrefilli Hikayesi
“O Da Bir Şey Mi” filminin özeti, İstanbul’da şöhretli bir yönetmen olan Levent (Timuçin Esen) ile Söke’de bir otelde kat görevlisi olarak çalışan yirmili yaşlarındaki Aliye (Merve Asya Özgür) arasındaki beklenmedik karşılaşmaya dayanıyor. Levent, Söke Film Festivali’ne onur konuğu olarak gelmiştir ve kaldığı otelde Aliye’den tamamen habersizdir. Oysa Aliye, Levent’i ve onun sinema dünyasını çok iyi tanımaktadır.
Aliye’nin filmdeki ana motivasyonu, kendine yeni bir hayat hikayesi edinme çabasıdır. Film, Aliye’nin “çetrefilli” olarak nitelendirilen geçmişini ve zorlu yaşam mücadelesini merkeze alıyor. Merve Asya Özgür’ün de belirttiği gibi, Aliye taşrada yaşayan ama oranın normlarına tam uymayan, yaşadığı trajedilere rağmen kendini kurban olarak görmeyen güçlü bir kadın portresi çiziyor. Bu iki zıt karakterin yollarının kesişmesi, sınıf farklılıkları, taşra ve metropolün çatışması gibi derin sosyal temaları da beraberinde getiriyor.
Hikaye, Aliye’nin gerçeği ile Levent’in sanatsal kurgu arayışı arasında bir gerilim yaratıyor. Aliye’nin hayat hikayesi, yönetmen Levent için yeni bir filme ilham kaynağı olabilir mi? Yoksa Aliye, kendi hikayesini yabancı bir sanatçının merceğinden yansıtmak yerine, gerçekliğini savunmayı mı seçecek? Film, izleyiciyi gerçek ile kurgu arasında bir seçim yapmaya zorlayarak, sanatın etik sınırları ve sinemanın hayata ne kadar müdahale edebileceği soruları üzerine düşündürüyor.
Pelin Esmer Sineması ve Festival Başarısı: Uluslararası Tanınırlık
Yönetmen ve senarist Pelin Esmer, daha önceki filmlerinde (Oyun, 11’e 10 Kala, Gözetleme Kulesi, İşe Yarar Bir Şey) olduğu gibi, “O Da Bir Şey Mi” ile de insan ruhunun derinliklerine inen, mekânı bir karakter gibi kullanan ve yalın ama güçlü bir sinema dili sergiliyor. Esmer, filmin çekim mekanı olan Söke’deki oteli, “Mekân = Hafıza” eşitliğini kurduğu, zamanın dondurduğu art-deco bir karakter olarak kullanmayı başarıyor.
Filmin festival yolculuğu, kalitesinin uluslararası alanda tescillendiğini gösteriyor. Dünya prömiyerini Rotterdam Film Festivali‘nde yapan yapım, Türkiye prömiyerinden de eli boş dönmedi. 44. İstanbul Film Festivali’nden En İyi Senaryo ödülüyle dönen film, zirveye 32. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde ulaştı. Film, En İyi Film, En İyi Yönetmen (Pelin Esmer), En İyi Görüntü Yönetmeni (Barbu Balasoiu), En İyi Sanat Yönetmeni (Elif Taşçıoğlu) ve Türkan Şoray Umut Veren Genç Kadın Oyuncu (Merve Asya Özgür) dahil olmak üzere toplam sekiz ödül kazanarak festivalin büyük galibi oldu. Bu ödüller, filmin sadece sanatsal derinliğini değil, aynı zamanda teknik ve oyunculuk başarılarını da kanıtlıyor. Pelin Esmer’in “Sinemayı ‘velev ki’ diyebilmek için yapıyorum” sözü, filmin gerçekliğin sınırlarını zorlayan ve sanatın dönüştürücü gücüne inanan yapısını özetliyor.
Güçlü Oyuncu Kadrosu ve Etkileyici Performanslar
“O Da Bir Şey Mi” filminin dramatik ağırlığı, başroldeki iki ismin yanı sıra, tecrübeli yardımcı oyuncuların da desteğiyle güçleniyor.
Timuçin Esen (Levent): Türkiye’nin en karizmatik ve yetenekli aktörlerinden biri olan Timuçin Esen, ünlü yönetmen Levent rolüyle hikayenin metropol tarafını ve sanatsal kibri temsil ediyor. Esen’in canlandırdığı karakter, Aliye’nin hikayesini keşfettikçe, kendi sanatçı kimliği ve etik sınırları üzerine düşünmek zorunda kalacak. Esen’in, karakterin içsel sorgulamalarını ve şöhretin getirdiği duygusal mesafeyi başarıyla yansıtması bekleniyor.
Merve Asya Özgür (Aliye): Filmle birlikte adından sıkça söz ettiren ve Adana Altın Koza’da Türkan Şoray Umut Veren Genç Kadın Oyuncu ödülünü kazanan Merve Asya Özgür, filmin kalbi olan Aliye karakterine hayat veriyor. Aliye’nin görünmeyen ve susturulan kadınların iç dünyasına ses veren yönünü vurgulayan Özgür’ün performansı, karakterin gücünü ve kırılganlığını aynı anda yansıtarak izleyicinin filme duygusal olarak bağlanmasını sağlayacak anahtar unsur olarak öne çıkıyor.
İpek Bilgin, Nur Sürer, Mehmet Kurtuluş ve Şebnem Hassanisoughi: Filmin yardımcı kadrosunda yer alan bu usta isimler, hikayenin geçtiği Söke’deki otel çevresinin ve Levent’in İstanbul’daki sanat çevresinin derinliğini ve inandırıcılığını artırıyor. Özellikle İpek Bilgin ve Nur Sürer gibi Türk sinemasının deneyimli kadın oyuncularının varlığı, filmin kadın karakterler üzerinden ilerleyen dramatik yapısını destekleyecek. Bu zengin ve yetenekli oyuncu kadrosu, Pelin Esmer’in katmanlı senaryosunu sinema perdesine güçlü bir şekilde taşıyarak, “O Da Bir Şey Mi”‘nin 2025 yılının en çok konuşulan dram filmlerinden biri olmasını sağlayacak. Film, gerçekliğin ağırlığı karşısında sanatın ne ifade ettiğini sorgulayan, mutlaka izlenmesi gereken bir başyapıt adayıdır.



