AksiyonBilimkurguKomedi

Mickey 17

 

  • Vizyon Tarihi: 7 Mart 2025
  • Film Kategorisi: Aksiyon, Komedi, Bilim Kurgu
  • Yönetmen: Bong Joon Ho
  • Senarist: Bong Joon Ho
  • Yapımcı: Plan B Entertainment, Kate Street Pictures, Offscreen
  • Oyuncular: Robert Pattinson, Naomi Ackie, Steven Yeun, Toni Collette, Mark Ruffalo
  • Ülkesi: ABD, Güney Kore

Bong Joon Ho’nun Merakla Beklenen Yeni Dünyası: “Mickey 17”

“Parazit” ile sinema dünyasını kasıp kavuran ve Oscar tarihine adını altın harflerle yazdıran dahi yönetmen Bong Joon Ho, uzun bir bekleyişin ardından yeni filmi “Mickey 17” ile izleyicilerin karşısına çıktı. Edward Ashton’ın 2022 yılında yayımlanan “Mickey7” adlı romanından uyarlanan bu film, vizyon tarihi defalarca ertelenmesine rağmen, hem eleştirmenlerin hem de sinemaseverlerin büyük ilgisini çekti. Bong Joon Ho’nun imza niteliğindeki kara mizah ve toplumsal eleştiri unsurlarının bilim kurgu türüyle harmanlandığı “Mickey 17”, varoluş, klonlama, bireysellik ve insanlık gibi derin temaları işlerken, izleyiciyi hem güldürüyor hem de düşündürüyor.

Filmin ana karakteri olan Mickey Barnes, klonlanabilir bir işçi olarak hayatını sürdürüyor. Kendisi gibi klonlanabilir işçilere “harcanabilir” (expendable) deniyor ve bu kişiler, uzay kolonilerinde en tehlikeli, en ölümcül görevlere gönderiliyor. Mickey’nin her ölümünden sonra, onun genetik kopyası olan yeni bir Mickey klonu yaratılıyor ve bu klon, eski Mickey’nin anılarının büyük bir kısmını taşıyor. Bu durum, onu sadece bir çalışan olmaktan çıkarıp, adeta bir deneme tahtası haline getiriyor. Filmin ana çatışması da tam bu noktada başlıyor: Mickey 17, Niflheim adlı buzlu bir gezegendeki tehlikeli bir görev sırasında öldü sanılarak yeni bir klonu (Mickey 18) aktif ediliyor. Ancak Mickey 17, beklenmedik bir şekilde hayatta kalıyor ve koloninin üssüne geri dönüyor. Bu durum, hem klonlanma ahlakını hem de kimlik bunalımını merkezine alan gergin bir mücadeleyi başlatıyor.

Bong Joon Ho, “Mickey 17″de önceki filmlerinde olduğu gibi yine toplumsal hiyerarşiyi ve sınıfsal eşitsizliği ele alıyor. Klonlanabilir işçiler, yani “harcanabilirler”, toplumun en alt katmanında yer alırken, onları yöneten ve “gerçek” kabul edilenler daha üst bir pozisyonda bulunuyor. Mickey’nin varoluş mücadelesi, aslında kapitalist bir sistemde “kullan-at” mantığıyla tüketilen işçi sınıfının bir metaforu olarak da okunabilir. Film, bu derin temaları, Bong Joon Ho’nun alıştığımız absürt mizahı ve incelikli senaryosuyla birleştirerek, izleyiciye unutulmaz bir deneyim sunuyor.

 

Oyuncu Kadrosu ve Karakterler: Pattinson’ın Çift Rolü ve Güçlü Yardımcılar

“Mickey 17″nin en büyük kozlarından biri, hiç şüphesiz başroldeki Robert Pattinson. Pattinson, Mickey’nin hem 17. klonunu hem de 18. klonunu canlandırarak, aynı bedende iki farklı kimliğin çatışmasını ustalıkla beyazperdeye taşıyor. Bir yanda yaşanmışlıkların getirdiği yorgunluk ve hayatta kalma içgüdüsüyle dolu Mickey 17 varken, diğer yanda daha taze, daha az tecrübeli ve sisteme daha az sorgulayan Mickey 18 var. Pattinson, bu iki karakterin hem fiziksel hem de psikolojik farklılıklarını, minimal ama etkili mimikleriyle izleyiciye hissettiriyor. Özellikle Mickey’lerin arasındaki diyaloglar ve gizlenme çabaları, filmdeki gerilimi ve kara mizahı en üst seviyeye çıkarıyor.

Pattinson’ın yanı sıra, filmin yardımcı oyuncu kadrosu da oldukça dikkat çekici. “The Walking Dead” ve “Minari” gibi yapımlardaki başarılı performanslarıyla tanınan Steven Yeun, filmde Mickey’nin komutanı ve amiri olan Timo karakterine hayat veriyor. Timo, Mickey’ler arasındaki çatışmanın farkında olan ve duruma kendi çıkarları doğrultusunda müdahale eden karmaşık bir karakter olarak öne çıkıyor. Yeun’un soğukkanlı ve hesapçı performansı, filme ayrı bir derinlik katıyor.

“Star Wars: The Rise of Skywalker” ile tanınan Naomi Ackie ise filmde Mickey’nin sevgilisi Nasha’yı canlandırıyor. Nasha, Mickey’nin varoluşsal krizine tanıklık eden, ona destek olmaya çalışan ancak aynı zamanda klonlamanın getirdiği ahlaki ikilemlerle yüzleşen bir karakter. Ackie’nin güçlü ve duygusal performansı, filmin dramatik yönünü besliyor.

“Hereditary” ve “Knives Out” gibi filmlerden tanıdığımız Toni Collette, filmde önemli bir rol üstleniyor. Klonlama sürecini yöneten ve koloni için hayati kararlar alan Ylfa karakterini canlandıran Collette, otoriter ama aynı zamanda insani yönleri olan bir figür olarak karşımıza çıkıyor. Son olarak, “Avengers” serisindeki Hulk rolüyle dünya çapında ün kazanan Mark Ruffalo‘nun da kadroda yer alması, filmin yıldız gücünü daha da artırıyor. Ruffalo’nun canlandırdığı karakter, filmin ilerleyen bölümlerinde hikayenin gidişatını değiştiren sürpriz bir rol oynuyor.

 

Görsel Tasarım, Yönetmenlik ve Anlatım Stili: Bong Joon Ho’nun Dehası

“Mickey 17”, sadece güçlü oyuncu kadrosu ve derin senaryosuyla değil, aynı zamanda görsel dünyasıyla da izleyiciyi etkilemeyi başarıyor. Bong Joon Ho, buzla kaplı, sert iklimli Niflheim gezegeninin atmosferini, hem ürkütücü hem de estetik bir şekilde yaratıyor. Filmin sanat yönetimi ve kostüm tasarımları, klonlanma ve uzay kolonizasyonu temasını destekleyecek şekilde minimalist ama işlevsel bir çizgide ilerliyor. Özellikle Mickey’lerin giydiği tulumlar ve klonlama kapsülleri, filmin distopik havasını pekiştiriyor.

Bong Joon Ho’nun yönetmenlik stili, “Mickey 17″de de kendini belli ediyor. Yönetmen, gerilimi yavaş yavaş yükseltirken, aniden ortaya çıkan absürt komedi anlarıyla izleyiciyi şaşırtmayı başarıyor. Filmin temposu, hem aksiyon sahnelerinde hem de karakter odaklı anlarda dengeli bir şekilde ilerliyor. Bong Joon Ho’nun senaryosu, sadece ana hikayeyi anlatmakla kalmıyor, aynı zamanda klonlama ahlakı, bireyin değeri ve hafızanın kimlik üzerindeki etkisi gibi felsefi sorulara da kapı aralıyor.

Film, özellikle Berlin Film Festivali‘nde gösterime girdiğinde eleştirmenlerden karışık tepkiler aldı. Kimi eleştirmenler, filmin derinliğini ve Bong Joon Ho’nun vizyonunu överken, kimileri de önceki filmleri kadar vurucu olmadığını savundu. Ancak genel kanı, filmin türünün standartlarının üzerinde olduğu ve izleyiciyi düşündürmeyi başardığı yönünde.

“Mickey 17”, Bong Joon Ho’nun sinematik dehasının bir başka kanıtı olarak karşımıza çıkıyor. Sadece bir bilim kurgu filmi olmanın ötesinde, insanlık, bireysellik ve klonlama gibi evrensel temaları, yönetmenin özgün ve cesur üslubuyla işliyor. Güçlü oyuncu kadrosu, etkileyici görselliği ve düşündürücü hikayesiyle “Mickey 17”, sinema tarihinde iz bırakacak filmlerden biri olmaya aday. Bong Joon Ho’nun hayranları için kaçırılmaması gereken, sinemaya yeni soluk getiren bir eser. Siz de klonların dünyasına adım atıp, varoluşunuzu sorgulamaya hazır mısınız?

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu